Budala insanlar geçmişlerinden ve geçmişteki güzel günlerden bahsederek kendilerini avuturlar. Akıllı insanlar yaşadığı bugünlerden bahsederler. Yaşadıkları her anın kıymetini bilirler. Çılgın insanlar ise her zaman gelecekten söz ederler. Gelecek üzerine plan kurarlar ve geleceği inşa etmeye çalışırlar.
Budalalar geçmişten, akıllılar bugünden, çılgınlar da gelecekten söz eder.
Napoleon
Sessiz bir aşk neler yazar neler, ama ne yazık ki okumayı bilmez, ah aşk öğren artık okumayı, aşkın sırrına ermişler bilir ancak gözleriyle duymayı, aşıkların halinden aşıklar anlar.
Rolünü şaşıran kötü bir oyuncu misali
Ya da azdıkça içine sığmayan öfkesi taşıp
Kendi yüreğini zayıf düşüren çılgın biri gibi
Unutuyorum, kendime güvenim olmadığından mutlaka
Tam olarak söylemeyi aşk oyununun sözlerini
Ve aşkımın yükü öylesine ağır geliyor ki bana Okumaya devam et →
Gel de gönlümün Kabe’si ol, alem Mekke’de dönsün, ben senin çevrende döneyim. Görenler bana çılgın desin umrumda değil hiçbir şey. Varlığına köle olmuşum, ben aramak istemem.
Gel sen ol gönlümün kabesiAlem orada dönsün ben senin çevrendeOkuyanlar desin bu sözlerimiBöyle çılgın görülmedi alemdeSevgiliymiş aramakmış ben istememVarlığına köle olmak maksadımBoynumda bağlılık ipi ucu sende İstersen gezdir bu benim kölem deAzadlık istemem,bırakma beniÖldür beni ayrılık verme yeter ki