Haydi gidelim dağlara yemiş toplamaya, elin nişanlı sevdiğine ben nasıl diyeyim haydi gel. Böyle kara sevda olmaz olsun, girsin yerin dibine böyle sevda. İnsan sevdiği yardan bu kadar utanır mı, sevdalanmak güzel şey, benimde başıma yeni geldi bu sevda.
Hayde gidelum hayde
Dağa karayemişa
Elun nişanlisina Okumaya devam et →
İster bilge olsun, ister deli, insan hep hoyrattır gençlikte, deli doludur, fırtına gibi gezer ortalıkta.Aşk ister, aşkı ise sevişmekten ibaret zanneder.Onun için en değerli şey sevgilinin boynuna bırakılan bir öpücüktür.Genç bir delikanlı sevişmeyi, iyilik yapmaya tercih eder her zaman.İyilik Tanrı’dan, aptallık insandandır her dem.
Dedi ki sanki üstümde
Bir yaratık geziniyor
Baktım kar gibi boynunda
Küçük pembe bir böcek var
İster bilge ister deli
İnsan hoyrattır gençlikte
Boyunda böcek yerine
Dudakta öpüş görmeli Okumaya devam et →
Bunca gün, seni görmeyi böyle kırılgan, böyle yakın, nasıl ve neyle öderim, uyandı kana susamış korular ilkbahar ile birlikte, tilkiler yılanlar inlerinden çıkıyor.
Bunca gün, ah, bunca gün
görmeyi seni böyle kırılgan, böyle yakın
nasıl öderim, neyle öderim
Uyandı kana susamış
ilkbaharı koruların
çıkıyor tilkiler inlerinden
çiylerini içiyor yılanlar
ve ben gidiyorum seninle yapraklarda
çamlar ve sessizlik arasında
sorararak kendime nasıl, ne zaman Okumaya devam et →