Melekler, Dört Büyük Melek ve Özellikleri

meleklerMelek, Allah tarafından nurdan yaratılmış, erkeklik ve dişilik özellikleri olmayan ve Allah’a itaat yolundan ayrılmayan nurani bir varlıktır. Melekler, insanlar tarafından görülemezler. Melekler, insan gibi topraktan yaratılmamışlardır. Melekler, nurdan yaratılmışlardır. Melekler, insan gibi et ve kemikten oluşmazlar. Meleklerin, erkeklik ve dişilikleri yoktur. Yeme, içme ve uyuma gibi  ihtiyaçlara gereksinim duymazlar. Melekler, yerde, gökte ve her yerde bulunabilirler. Melekler, sadece Allah’ın kendilerine verdiği görevi yaparlar ve asla itiraz etmezler. Melekler, son derece hızlıdırlar, çok güçlüdürler, yorulmazlar. Kuranı Kerim’de meleklerden birçok yerde bahsedilir. Meleklerin bir kısmı ismen zikredilmekte, bir kısmı ise genel adıyla yer almaktadır. Rabbimiz, gaybın son habercisi, son peygamberi Hz. Muhammed’e (s.a.s.) vahyetmiş olduğu kitabında, bize meleklerden bahseder ve onların varlığına inanmayı iman esasları içinde ifade eder: “Peygamber Rabbi tarafından kendisine indirilene iman etti, (buna) mü’minler de (iman ettiler). Her biri Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine iman ettiler.” (Bakara Suresi 285.ayet) Meleklere inanmayan kişi, ilgili ayetlerin hükmünü inkar ettiği için iman etmiş sayılmaz. Esasında meleklere inanmamak, dolaylı olarak vahyi, peygamberi, peygamberin getirdiği kitabı ve tebliğ ettiği dini inkar etmek anlamına gelir.
 
Meleklerin özellikleri nelerdir? Meleklerle ilgili bilgiyi biz, Hz. Peygamber’in (S.A.V.) hadislerinde görmekteyiz. Bir hadis-i şerifte “Cinlerin ve şeytanların ateşten, Hz. Âdem’in topraktan, çamurdan, meleklerin ise nurdan yaratıldığı” (Müslim, Zühd, 10) bildirilir. 

Melekler günah işlemezler 

Melekler, öfke, kin, gazap, kıskanma ve haset gibi negatif duygulardan uzak olup, beşere ait diğer his ve meyillerden korunmuşlardır. Dolayısıyla onlar için, isyan ve başkaldırma gibi herhangi bir günah söz konusu değildir. 

Yemez içmezler, evlenmezler 

İnsanların sahip oldukları yemek, içmek, erkeklik, dişilik, evlenmek gibi fiil ve özelliklerden uzak (Saffat, 37/49) ruhanî birer varlık olan meleklerin, makamları sabittir ve onlar için bir ücret alma da söz konusu değildir. 

Son derece hızlı hareket edebilirler 

Melekler, kendilerine has latif ve nuranî bir yapıya sahip olmaları sebebiyle son derece süratli, kuvvetli ve mükemmel varlıklardır. Kur’an’da onların bu özelliklerini ifade adına şöyle buyrulur: “Melekler ve ruh, O(nun arşı)na -miktarı (dünya senesi ile) elli bin yıl olan- bir günde yükselip çıkarlar.” (Mearic 70/4) 

Çeşitli şekillere girebilirler 

Melekler, Allah’ın emir ve izni ile çeşitli şekillere girebilen varlıklardır. Onlar peygamberler tarafından hem aslî, hem de başka şekilleriyle görülmüşlerdir. Meselâ, Cebrail (A.S.) Hz. Meryem’e bir insan şeklinde görünmüştür. (Meryem, 19/16-17.) Hz. İbrahim’e bir oğul müjdesiyle gelen melekler de, insan şeklinde görünmüşlerdir. Ayrıca Cibrîl hadisi olarak bilinen, -iman, İslâm ve ihsan kavramlarının tanımlarının yapıldığı- rivâyette de belirtildiği gibi, Cebrail sahabiler tarafından insan şeklinde görülmüştür. (Müslim, İman 37) 

Meleklerin görevleri nelerdir? 

Yüce Yaratıcı tarafından meleklere verilen görevleri Kur’an âyetlerinin ve bazı hadis-i şeriflerin ışığında şöyle sıralayabiliriz: 

1. Allah’ı her bir eksik ve yanlış mülâhazadan tenzih etmek, O’na gece gündüz övgü ve şükranda bulunmak ve O’nu, O’na yaraşır bir biçimde yüceltmek. 

2. Allah’ın peygamber olarak seçtiği kullarına vahiy getirmek. 

3. Peygamberleri salât ve selâm ile yüceltmek ve bütün insanlara dünyada hayır duada bulunmak. 

4. Peygamberlere ve mü’minlere manevî bir güçle destek olup onları sıkıntılı ve üzüntülü anlarında rahatlatmak, inkârcıları ise sıkıntıya sokmak. 

5. İnsanı koruyan takipçiler olarak bir anlamda insanlara hizmet etmek. 

6. İnsanların fiillerini kaydetmek. 

7. Kâinatla ilgili olarak yürütülen ilâhî icraata vasıta olmak. 

8. Beşerin yaratılış ve ölümüyle ilgili olarak görev yapmak. 

9. İlahi cezaları icra eden elemanlar olarak görev yapmak

Meleklerin sayısı ve çeşitleri: Meleklerin sayısını ancak Allah bilir. Kur’an’da ve hadislerde meleklerin sayıları hakkında açık bir bilgi mevcut değildir. Ancak Kur’an’ın “Göklerin ve yerin orduları Allah’a aittir.” şeklindeki beyanlarından hareketle sayılamayacak kadar çok olduklarını söylememiz mümkündür. 

Vahiy Meleği: Hz. Cebrail

Cebrail (A.S.) dört büyük melekten biridir. Allah tarafından peygamberlere vahiy getirmekle görevlendirilmiştir. İsmi Kur’an’da üç yerde Cibrîl olarak geçmektedir. Ayrıca Cibrîl âyetlerde “ruh”, “rûhenâ”, “rasûlün kerîm”, “rasulü rabbik”, “ruhu’l-emin”, “ruhu’l-kudüs” gibi isimlerle de zikredilmektedir. Bir hadiste ise, bunlara ilâveten “en-Nâmus” diye isimlendirilmektedir. 

Kıyamet Meleği: Hz. İsrafil

Bu meleğin adı Kur’an’da açıkça geçmez. Âyetlerde yalnızca, Sur’a üflenileceğinin haberi verilir. Adı, hadiste dört büyük meleğin içinde zikredilir. İsrafil (A.S.) Sûr’a iki defa üfleyecek, ilkinde kıyamet kopacak, ikincisinde ise tekrar diriliş meydana gelecektir. 

Ölüm Meleği: Hz. Azrail

Görevi, ölüm vakti gelenlerin ruhunu teslim almaktır. Kur’an’da ölüm meleği adıyla ifade edilmiştir. 

 
Tabiat Meleği: Mikail
Dört büyük melekten biri olup, tabiat olaylarını düzenlemekle görevlendirmiştir. Kelime olarak, “Allah’ın küçük ve sevgili kulu” anlamına gelen Mikail Kur’an’ın bir yerinde Cebrail ile birlikte geçmektedir: “Her kim, Allah’a, meleklerine, peygamberlerine, Cebrail’e ve Mikâîl’e düşman olursa bilsin ki Allah da inkar edenlerin düşmanıdır.” (Bakara, 2/98)Kiramen Katibin melekleri 

İnsanın sağında ve solunda görevli olarak bulunan iki meleğin adıdır. Sağdaki, iyi iş ve davranışları, soldaki ise kötü iş ve davranışları tespit etmekle görevlidir. ‘Hafaza melekleri’ adı da verilen bu melekler, kıyamet günü hesap sırasında yapılan işlere de şahitlik edeceklerdir. Kainattaki Hadiseleri İdare Eden Melek:

Hz. Mikâil dört büyük melekten biri olup Allah tarafından kâinattaki tabii olayların ve yaratıkların rızıklarının idaresine vasıta kılınmıştır. İsmi, Kur’an’da sadece bir âyette geçer. 

Mukarrebün melekleri

İlliyyûn ve Kerûbiyyûn olarak da anılan bu melekler, Allah’ı tesbih ve anmakla görevli olup O’na çok yakın ve O’nun katında şerefli bir mevkide bulunurlar. 

Hamele-i Arş melekleri

Arşı (Allahın kudret ve saltanatının tecelli yeri) taşıyan meleklerin adıdır. Kur’an’da haklarında şöyle buyrulur: “Arşı taşıyan, bir de onun çevresinde bulunan melekler devamlı olarak Rab’lerini zikir ve O’na hamd ederler.” 

Münker ve Nekir Melekleri

Ölümden sonra kabirde sorgu ile görevli iki melektir. Bilinmeyen, tanınmayan, yadırganan anlamındaki Münker ve Nekîr, mezardaki şahsa, hiç görmediği bir şekille gelmeleri sebebiyle bu ismi almışlardır. Bu iki melek kabirdeki ölülere, “Rabbin kim?”, “Peygamberin kim?”, “Kitabın ne?” şeklinde sorular yöneltirler ve o insana, alacakları cevaplara göre muamele ederler. Hadis-i şeriflerde, insanın kalbine doğruyu ve gerçeği ilham eden, Kur’an okunurken yeryüzüne inen meleklere de dikkat çekilir. 

Melek inancı insana ne kazandırır? 

Meleklere inanan birisi, kendisini hiçbir zaman yalnız hissetmez. Zira böyle birisi en yalnız zamanlarında bile, kendisiyle beraber bulunan meleklerin varlığını bilir ve onların mevcudiyetlerinden duyduğu manevî bir feyizle yalnızlığını ünsiyete (sıcak bir birlikteliğe) çevirir. Her an onların kontrolü altında olduğunu bilen ve düşünen bir mü’min, günahlara doğru yürümekten hem utanır hem de çekinir. Melek inancı, manevi güzelliğin ve ahlaki inceliğin bir sembolü olarak, insanlarda kendilerine benzemeye özlem duyulan bir hedef olarak da teşvik edici bir etkiye sahiptir.

Melekler, Dört Büyük Melek ve Özellikleri” üzerine 2 düşünce

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir